TANJU BEYAZIT YAZDI: KÜS DEĞİLİZ Kİ BARIŞALIM

70 li yılları yaşayıp gören bizler, emekçilerin Marksist olduklarını da biliriz.Tariş direnişlerini,toprak işgallerini,Maden_iş in mücadele dolu tarihini..Ve Kemal Türkler’in neden öldürüldüğünü de.Turan Dursunları da..Mumcuları da.Gece kondu bölgelerinin sosyal siyasal yapısını unutmak mümkün mü ?..Gültepe yi,terzi Fikri leri !..

80 darbesine kadar ( ki darbenin nedeni zaten bu sosyal gelişimdi ) yoğun olarak gözlemlenen baş kapatma(tesettür ) yoktu.Tarihi bellidir.Yükselmesi de…En yükselmesi ise “ velev ki siyasal simge “..ne var ? Denildiği zamandır..Şule Yüksel Şenler ile ortaya atılan bir giyim biçimi idi bu.İslam şeriatının hakim olduğu ülkelerde bile olmayan bir kapanma.( Meşhur Şule baş ) Buradan çıkan sonuç şudur; O zamana kadar bildiğimiz müslümanlık,müslümanlık değildi !..Bilmiyorduk yanlış uyguladık…Şimdi biliyoruz..Doğrusunu şimdi yapıyoruz..Yani,1970 lere kadar günaha girdik.Annelerimiz,nenelerimiz,halalarımız,teyzelerimiz,ablalarımız,günaha girdiler.Biz ise türban kullanarak bir içtihat yapmış olduk. Oysa İmam gazali içtihat kapısını kapatmış ve islam skolastik döneme girmişti.Peki biliyorlar mı bunu ?..

Mehmet şevket Eygü de bu giyimin savunucularındandı..Ülkücüler,orijinlerini unutarak,ya da pas geçerek öncülük ettiler bu giyime.Çünkü onlar Türk-islam sentezinin askerleri idiler.Solumsu tipler de romantik tavırları ile; “ türbanıma dokunma “ eylemlerine yoğun olarak katıldılar..Hatta bazı eylemlerde kadın bile yoktu !..Gerekçeleri “ özgürlük “ tü.Necmettin Erbakan; “ Üniversite rektörlerini başı kapalı kızlarımızın önünde selama durduracağız..” demişti.

Bütün bunları neden yazdım,çünkü bütün bunlar siyasal gelişmeler ve içinde spirütüalizm,teoloji ve asıl vurucu olan; Cumhuriyet devrimine karşı, karşı devrim hazırlığı vardı.Türkiye’ye biçilen ılımlı islam rolü 80 darbesi ile güç kazandı.AB temsilcileri şeflerine “ Türkiye’de Atatürk’ü unutturmak zorundayız..” diye raporlar gönderiyorlardı. Türkleri “ tarihlerinden koparmak zorundayız..” diyorlardı.Bunu kısmen başardılar da..Dindarlık mıdır bu ?.. Değil..

Çocukluk yıllarımdan aklımda kalan çok dindar bilirim..Kendi soyumdan bilirim..Mahallemizden bilirim..Dindarlar vardı,ünü yaşadıkları yerlere sığmayan..Haklının yanında dik duran.Kavgaları ayırıp küsleri barıştıran.Kendilerine büyük paralar emanet edilen.Adaletlerinden kuşku duyulmayan.Böyle değillerdi,kızlarını okutur,okulları “ilim irfan yuvası “ bilirlerdi.Çünkü onlar Allaha inanırlardı.Onu hiç pazarlamaya kalkmadılar.Giyim kuşamları herkes gibiydi.Göbeklerine kadar uzanan kıl yumağı ile gezmezlerdi.Ruhları ve bedenleri temiz insanlardı.Çocukları korurlardı..Evet..Korurlardı.

Netflix ucubesinin yayınladığı “ BİR BAŞKADIR “ Dizisinden hareketle “barış “ zamanından söz ediyor bir köşe yazarı..Sekülerler ve tesettürlüler arasında bir barış !..Küs olanlar barışır.Biz küs falan değiliz.Toplum küsmez birbirine,toplum düşman bellemez birbirini.Küstürülür,belletilir ! Bunu da başaramadılar,Maraş-Çorum-Sivas olayları.Menemen benzeri kalkışmalar.. 15 Temmuz denemeleri.Tutmadı..Türk-Kürt kışkırtmaları PKK nın kalkışma eylemleri..Yine tutmadı.

Küs değil kimse birbirine.İnsan insana saygı duyar,görüşüne,fikrine değil,onun varlığına,yaşam alanına.

Diziyi ben de izledim..Muhteşem bir oyunculuk ( özellikle Öykü Karayel )..Devamlılık harika.Sinematografik açıdan söz yok.Ama tema; kışkırtıcı.İşe yaramaz..Boş ! Yanlış yerden tutmalar..Eksik bırakmalar..Karakter tanımlamaları..Özellikle seçilmiş.Her zamanki NETFLİX..Aynı şeyi GÖBEKLİTEPE de de yapmıştı.

Bizim barışa ihtiyacımız yok.Küs olanların ihtiyacı var.Sizin var ihtiyacınız.Siz topluma küssünüz.Siz toplumu tedirgin etmek istiyorsunuz.Siz gericisiniz.Siz barışık değilsiniz ! Biz herkesle bir arada yaşarız.Severek,sevilerek.